Kim sağlam ve güven dolu bir aileye sahip olmak ister? Sanırım hepimiz bunu isteriz. Unutmamamız gereken bir şey var. Böyle bir aileye sahip olmanın temeli sağlam bir evlilikten geçer. Çocuk yetişme prensiplerini çok iyi bilebilirsin ama evliliğin sağlıklı değilse çocuklar bir şekilde bu sağlıklı olmayan evliliği yansıtacaktır.
Biz, Efesliler 5:22-32’yi okuduğumuzda bağlı olma ve sevme buyruklarını biliriz. Ama bilmek tek başına yeterli olmayabilir, daha derinden anlamaya çalışalım. Bunların yanında başka önemli nitelikler de vardır. Öncelikle Tanrı’nın gözünde erkek ve kadının eşitliğinden bahsedelim. Hem erkek hem de kadın Tanrı’nın benzeyişinde yaratıldıkları için eşit saygınlık ve değere sahiptirler. Bu eşitlikler başka konularda da görülür: “günahlıyız, kurtuluşa ihtiyacımız var, Mesih’te biriz ve imanlılar olarak cennetin vatandaşıyız.” Bu gerçekler, evlilik konusunda maalesef yeteri kadar vurgulanmıyor ve bu yüzden özellikle kadınların önemi küçük görülüyor. Biz bağlı olmak ve sevgiden bahsetmeden önce tavırlarımız, sözlerimiz ve eylem/öğretilerimiz bu ilkeye dayanmalıdır.
Kocalar, Mesih’in kiliseye yönelik sevgisini taklit etmelidirler. Peki, bu sevgi nasıl bir sevgidir? Cinsellik mi? Başka bir şey mi? Her iyi evlilikte eşe yönelik duygusal bir sevgi var. Ama bu sevgi, iyi bir evlilik için yeterli değildir. Eğer bir evlilikte eros ve philos (iki Grekçe kelime, biri daha çok fiziksel sevgiyi anlatırken diğeri duygusal sevgiyi anlatır) varsa zor duygularda ya da bunaltan duygularda o evlilik savunmasız kalır.
Gerekli olan sevgi, ‘kendimizi feda eden sevgi’ yani her imanlıya Yeni Antlaşma bölümünde buyrulan sevgidir. Bu sevgi, başkasının ihtiyaçlarını karşılayan ve onun iyiliği için çaba gösteren bir sevgidir. Bu sevgi, sevilen kişiden bir çıkar beklemez ve seven kişi sevilen kişiye yönelik duygularını gözetmez. “Mesih’in kiliseyi sevdiği gibi karısını seven bir koca, kendi hayatını feda eder (gün be gün), verdiği sözleri yerine getirir, eşi ve çocukları için en iyisini yapmaya çaba gösterir, zor ve acı da olsa eşinden herhangi bir karşılık almazsa bile bunu yapar.”
1.Petrus 3:7 ‘ye göre bir koca karısıyla ‘anlayış içinde’ yaşar. Bu ne demek? Bol bol iletişim, karar sürecinde kadının bakış açılarını, ilgilerini önemsemek demektir. Kocalar genellikle liderliğin, eşten AYRI olarak tek başına (eşine hiç sormadan, danışmadan, fikrini sormadan) karar vermek olduğunu düşünüyorlar. Hâlbuki karısıyla konuşan ve karısının ilgilerini önemseyip karar veren koca, böyle yapmakla evlilikte daha az anlaşmazlık olacağını daha sağlıklı kararlar ortaya çıkacağını görecek. Ve bir kadın, kocasının kendi fikirlerine her zaman danışarak karar verdiğini görürse, o kararlara daha kolay bir şekilde güvenebilecektir.
Erkeğin evde ‘ruhsal lider’ olması gerekir. Bu, inancı iyi anlamak, çocuklarına ve eşine anlatmak, uygulama konusunda ailede ‘en iyi örnek’ olmak (örneğin; özür dilemek) anlamına gelir.
Kadının kocasıyla ilişkisi, Rab İsa’nın Baba Tanrı ile olan ilişkisi gibi olmalıdır. Üçlü birlikte Oğul, gönüllü olarak Baba’ya boyun eğer ve bağlı olur. Kadın da kocasına aynı biçimde davranmalıdır. Bu boyun eğme, evlilikte görülür; her kadının bir erkeğe göstermesi gereken bir bağlılık değildir.
Kadın, eş için ‘yardımcı’ olarak yaratıldı. Yaratılış 2:18’e göre kadın ‘ona uygun’ bir yardımcıdır. Kadın, kocasının eksiklerini (var!) ve ihtiyaçlarını karşılar. Bir kadın, evlendiğinde evliliğinde bu rolü üstlenir. Tanrı, erkeğin belirli nitelikte bir koca olmasını ister ve kadın kocasına bu konuda yardım eder. Yani kadın, kocasının daha ruhsal daha centilmen olmasına yardım eder. Ama kadın, kocasını ‘kendi kopyası’ gibi de yapmamalıdır.
Kadının kocasına boyun eğmesi gereklidir ama İSTİSNASIZ değil. Hiç bir kadın, kocasının kendisinden ahlaksız veya vicdanına karşı günah işlemesini istediğinde kocasına boyun eğmesi gerekmiyor. Yumuşak huylu ama kararlı bir şekilde bu buyruğa karşı koymalı.
Kadının evdeki rolü çok önemlidir ve Tanrı’nın vergisidir. İyi bir eş ve anne olmak bilgelik, sabır ve gayret ister. Peki kadınlar dışarıda çalışabilerler mi? Kariyer konusunda Kutsal Kitap bekar kadınların toplumda yüksek makamda işler yapmasını yasaklamaz. Eğer bir kadının çocukları yoksa ve kocası onun çalışmasını desteklerse, sorun değil elbette. Yine bir kadın çocuklarını desteklemek amacıyla çalışması gerekiyorsa bu da anlaşılır. Oysa çok fazla aile bütçesinin ötesinde yaşıyor ya da yaşamak isterse kadın çalışmak zorundadır. Titus 2:4 ve 1.Tim.5:14 bu konuda kesin talimat verir ve uygulanmalıdır.
Sağlıklı/iyi bir evlilik demek, iyi bir aile olma ihtimali çok yüksek demektir. İyi bir evlilik, anne babaların çocuklara verebilecekleri en iyi armağandır. Zayıf bir evlilik demek, iyi bir aile olma ihtimali ‘sıfır’ demektir. İyi evlilikler, Kutsal Kitaptaki talimatları dikkate alır. İyi bir evlilik, çocukları da eşleri de kutsal kılar (1.Korintliler 7:14, Efesliler 5:26-28).
Tanrı, bize Kutsal Kitaba uygun, Mesih ve kilise ilişkisini yansıtan evlilikleri vererek ailemizi güçlendirsin.