Dün bir adamla konuşuyordum. Acı içindeydi. Ama yarası ağır değil, yaşayacak. Umarım. Yaraları derin değil, şimdilik. Ama incitilmiş.
Aslında duyguları incinmiş. Bazen en acı verici yaralar bunlardır.
Onu inciten kişi: Karısı
Ve kendisi -büyük ihtimalle- bunu bilmiyor.
Şaşırdınız mı?
Ben şaşırmadım. Her zaman olur böyle şeyler. Karısı da büyük ihtimalle incinmişti. Ve kocası onu incittiğinin farkında değil. Evliliklerde tümüyle farklı, kusurlu iki insan vardır. Ayrıca, en çok incittiğimiz kişiler en sevdiğimiz kişilerdir.
Bu bahsettiğim dostum yeni evli. Son birkaç ay içinde karısının yaptığı ve söylediği şeyler yüzünden karısından uzaklaştığını fark etmiş. Kendi tepkisinin kendini koruma mekanizması olduğunu farkında. Kavga etmeksizin uzaklaşıyor karısından, içine kapanıyor. O kadar kapanıyor ki kendisinin incindiğini kabul etmeye razı ki bu bir erkek için zor. Kendisiyle gurur duydum, çünkü bana bunun bir evlilikte normal olup olmadığını sorabilecek kadar alçakgönüllüydü.
Ama çok geçmeden bu sorunları ele almazlarsa bu evlilik yıkıma gideceğini fark ettim. Karısının da ilişkileri hakkında soruları vardı büyük ihtimalle. Hamdolsun ki zor soruları sormak için doğru bir zamandı -hatta ders çıkarmak için- ve evliliklerini güçlendirmek için de.
Açıkça konuşayım. Bu bir danışmanlık blogu değil. Ve bu çiftin danışmanlığa ihtiyacı var. Benim danışmanlık lisansım var ama bu blog sadece insanlara yardım etmek amaçlı. Ben çoğunlukla liderlik konusunda yazıyorum ama kimi zaman ilişkiler konusunu da ele alıyorum; aile, evlilik, çocuklar gibi. Çünkü bu konular bizi etkiler, liderliğimizi de.
İşte o yüzden bunu yazdım: Kadınlar kocalarını bilmeden nasıl incitiyor. Bir erkek olarak bu konuyu ele almaya yeterince hazırım. Bunun diğer versiyonunu, yani kocaların bilmeden karılarını incitmesinin 7 yolunu yazmak için eşime danıştım.
Bir kadının kocasını bilmeden incittiği 7 davranış:
İnsanların önünde onu küçük düşür: Çoğu erkek insanların önünde böyle bir küçük düşürülme karşısında tepkisiz kalır; belki de hiç tepki vermez. Ona sadece katlanır; dolayısıyla incinir. Belki sonradan konuyu ele alır, ama bu sefer biriktirdiği gücenme ile -belki öfke ile- ele alır ve bu da hoş sonuçlanmaz.
Evde bir şey yaptıktan sonra onun arkasından gidip aynı işi yapın: Her zaman sizin yaptığınızın onunkinden daha iyi olduğunu gösterirseniz, egosu incinir. Mesela yatağı tamir ettikten sonra işini bitirir bitirmez gidip ona “doğru tamir yolu”nu gösterirseniz, ona sizin standartlarına uymadığını hatırlatmış olursunuz.
Ona durmadan dırdır edin: Bu şekilde istediğini yapmadığını hatırlatmış oluyorsunuz. Sürekli. Bir daha, bir daha. Aslında amacınıza da ulaştırmaz bu hareket. Hatta onu incitir ve ters sonuca götürür.
‘Sen her zaman…’ deyişini sıkça kullanın; aşırı biçimde: Çünkü o ‘her zaman’ öyle! Aslında öyle değil, ama onu ‘her zaman’ öyle yapmakla suçlarsanız, üzülerek söylüyorum, onu yavaş yavaş gerçekten hep öyle davranan bir adama dönüştürürsünüz.
Kendi duygularınızın sağlığından onu sorumlu tutun: Bugün kötü hissetmenizin sebebiymiş gibi davranmanız ve aslında kötü hissettiğiniz her gün öyle davranmanız, kocanızın omuzlarına ne yapacağını bilemediği haksız bir baskı bindirir. Aslında ona bunu söylemeniz gerekmiyor bile. Ona yönelik sinsi ve aksi hal ve tavrınız yeterlidir, onun suçlu hissetmesini de engelleme. O ipuçlarını anlar ve kendini sorumlu hisseder. Sizin kötü hissetmenizin sorumlusunun kendisi olduğunu düşünür, öyle olmasa bile. Ve o acıyı kendisi taşır.
Sahip olmadığınız ya da yapamadığınız şeyler hakkında şikayet edin: Kocanızın durumları düzeltme arzusu vardır. Kendisi ailenin geçimini sağlamak ister. Her erkek öyle düşünür. Bazıları bunu yapmaya çalışır, bazıları çalışmaz. Ancak elinden geleni yapıp da yine sizin standartınıza ulaşmadığını hissederse, ezilir. Başka kadınların sahip olduğu şeylerden hep söz ediyorsanız -sizin sahip olmadığınız şeylerden yani- kendisini suçlu hisseder; niyetiniz böyle olmasa da.
Çabalarını takdir etmeyin: Bir adamı gücendirmek mi istiyorsunuz? Kendisinin iyi yaptığını düşündüğü bir şeyi takdir etmeyin. Bu bir iş olabilir, karakter unsuru veya bir hobi olabilir; bunlar kendi kimliğinin bir parçasıdır. Siz de onun gibi değer vermezseniz, egosu yaralanır.
Gerçek şu ki bir erkeğin egosu, öz güveni, değer duyusu çoğunlukla eşine bağlıdır. Aynı şekilde kadınınki de kocasına bağlıdır. Biz insanlar kırılgan varlıklarız, bazılarımız diğerlerinden daha çok veya bazı zamanlarda daha çok. Bu konuları anlayıp onlar hakkında konuşursanız -gerekirse üçüncü bir kişiyle- evliliğiniz daha güçlü, sağlıklı ve mutlu gelişir.
Bazı bayanlar, aynı şekilde ve daha çok incitilmiş bayanlar özellikle, bu yazıdan gücenecektir. Bunu anlıyorum ve buna hazırım, galiba. Tek söyleyeceğim, benim niyetimi ve yüreğimi ölçemezsiniz. Niyetim yardım etmek. Bilmediğiniz bir şeyi değiştiremezsiniz. Bunların herhangi birinden sorumluysanız, karşılık verme, düzeltme şansınız var. Sorumlu değilseniz, bunu okuduğunuz için teşekkür ederim.
Bunu duyması gereken kulaklar duysun diye dua ediyorum.
http://www.ronedmondson.com/2014/01/7-ways-a-wife-injures-a-husbandwithout-even-knowing-it.html 2.1.2017 erişilmiştir. Yazarın özel izni ile Türkçeye çevrilip kullanılmıştır.
