En sevdiğim film alıntılarından biri Olağan Şüpheliler‘den. “Şeytanın şimdiye kadar yaptığı en büyük numara, dünyayı var olmadığına ikna etmekti” cümlesiyle biten klasik bir ‘kim cinayeti işledi’ hikayesidir. Sadece harika bir film değil, aynı zamanda bu cümle teolojik açıdan da derin.
Bunu yapmadım ama gençlik gruplarımızda şeytan ve cinlerin gerçek olup olmadığı konusunda yapılacak bir anketin rahatsız edici sonuçları olacağından şüpheleniyorum. Belki de gençlik grupların liderleri arasında yapılacak bir anket de benzer sonuçlar verecektir. Bu genelde hakkında konuşmadığımız bir konu. Ve bunu anlıyorum. Ancak bu aynı zamanda çok önemli bir konu ve göz ardı edilemeyecek kadar tehlikeli.
Kutsal Kitap Bu Konuda Açıkça Ne Öğretiyor
Onlar vardır. İblislerin gerçekliğini inkâr etmek Kutsal Kitap’taki pek çok pasajı reddetmenizi gerektirecektir. Onlar akıl sağlığı mücadeleleri ya da hayatın zorlukları için metaforlar değildir ve biz bugün “daha iyi biliyoruz”. Kutsal Kitap Aden Bahçesi’nden Yeni Gökler ve Yeni Dünya’ya kadar cinlerden ve ruhani varlıklardan bahseder. Cinlerin varlığını inkâr etmek, Müjdeler’i ve İsa’nın mucizelerini okuma şeklinizi kökten değiştirecektir. 1. Petrus 5:8 imanlılara şöyle der: “Ayık ve uyanık olun. Düşmanınız İblis kükreyen aslan gibi yutacak birini arayarak dolaşıyor.”
Doğaüstü Güçleri vardır. Ruhsal savaş gülünecek bir şaka ya da zorluklar için bir metafor değildir. Kutsal Kitap meleklerin ve cinlerin belli bir güce sahip olduklarını açıkça belirtir (Eyüp 1; Vahiy 12:7). Müjdelerdeki Şeytan’a tutsak olma, cinlerin insanlara acı ve terör getirebileceğinin açık bir kanıtıdır. Ayrıca Pavlus Efes kilisesini “savaşımız insanlara karşı değil, yönetimlere, hükümranlıklara, bu karanlık dünyanın güçlerine ve kötülüğün göksel yerlerdeki ruhsal ordularına karşıdır” diye uyarır (Efesliler 6:12).
Tanrı’nın nihai yetkisi altında kalırlar. Eyüp, Şeytan’ın Eyüp’ü acılarla sınamak için Tanrı’nın iznine ihtiyaç duyduğunu meşhur bir şekilde anlatır (Eyüp 1:12). Mezmur yazarı, her şeyin Tanrı’nın mutlak yetkili gücü altında olduğunu ve O’nun varlığından kaçmanın imkansız olduğunu hatırlayarak Tanrı’nın gücünü ve mutlak yetkisini över (Mezmur 139:7-12).
Kutsal Ruh Daha Büyüktür. Kutsal Ruh Tanrı’nın ordusunda yüksek rütbeli bir melek değildir – Tanrı’dır, Üçlü Birlik olan Tanrı’nın üçüncü Şahsıdır. Hıristiyanlar imanla aklandıklarında Kutsal Ruh’u alırlar. Bu nedenle Yuhanna kiliseye “ruhları sınamak” hakkında yazarken onları şu teşvikle güçlendirir: “Yavrularım, siz Tanrı’dansınız ve sahte peygamberleri yendiniz. Çünkü sizde olan dünyadakinden daha üstündür.” (1. Yuhanna 4:4)
İsa tarafından yargılanacaklardır. Ruhsal savaş günümüzün bir gerçeğidir, ancak zafer İsa’nın “Yönetimlerin ve hükümranlıkların elindeki silahları alıp onları çarmıhta yenerek açıkça gözler önüne serdiği” Kutsal Hafta’da kazanılmıştır (Koloseliler 2:15). Cinlerin yeryüzünde acı ve zulüm getirme gücü olabilir, ancak yargı gününde Kral İsa tarafından adil bir şekilde cezalarını alacaklardır (Vahiy 19:11-20:3).
Kutsal Kitap’ın Tam Açık Olmadığı Konular
Kökenleri. Cennetteki ruhani bir isyanı ele alan birkaç pasaj (Yeşaya 14:12-15; Hezekiel 28:12-15; Yahuda 1:6; ve Vahiy 12:4) oldukça semboliktir ve bu nedenle ne kadarının sembolik ne kadarının gerçek anlamda yorumlanması gerektiğini bilmek zordur. Yahudi ve Hristiyan geleneğine göre, bu bölümler melekler ve cinler arasındaki savaşın kökenini ve liderlerinin de İblis olduğunu anlatır. “Şeytan” ismi ‘suçlayıcı’ anlamına gelir ve bazen genel olarak cinlere atıfta bulunurken, bazen de lider gibi görünen tekil bir cin için kullanılır. Bu ayrıntıları ya da tarihlerini kesin olarak bilemesek de, Kutsal Ruh’la adım adım yürüyerek ruhsal savaşa karşı tetikte olmak için yeterince şey biliyoruz.
Cine Tutsak Olmanın Doğası. Cine tutsak olma gerçek bir olaydır. Kutsal Kitap’ta yaşanmıştır ve bugün birçok misyoner cine tutsak olma ve ardından İsa aracılığıyla özgürlüğe kavuşma deneyimlerine tanıklık etmektedir. Kutsal Kitap, Kutsal Ruh’un özgürlük getirdiğini açıkça belirtir, bu nedenle Hristiyanlar baskı altında olabilirler ama tutsak olamazlar. Günümüzdeki durumu da dahil olmak üzere, cine tutsak olma doğası hakkında hala pek çok kafa karışıklığı vardır.
Bugün Şeytani Faaliyetler Nasıl Belirlenir? Okuyucuların bu konuda çeşitli teolojik bakış açılarına sahip olduklarını biliyorum. Bazıları günümüzde şeytani faaliyeti tamamen inkâr etme eğilimindeyken, diğerleri kurtarış hizmetine o kadar yatırım yapmıştır ki, akıl sağlığı mücadelelerinin şeytani baskının sonucu olduğuna inanabilirler. Belirli bireylere ruhsal kutsama ya da tutsak olmaya atfetme konusunda çok dikkatli ve anlayışlı olmalıyız. Bu bağlamda, cine tutsak olma ile ruhsal savaş arasında ayrım yapmak yararlı olabilir. Ruhsal savaş hakkında her şeyi anlamasak da, buna karşı “tetikte” yaşamak için yeterince şey biliyoruz.
Gençlerle Ruhsal Savaş Hakkında Konuşmak
Kutsal Kitap’a Bağlı Kalın. Eğer açıklayıcı öğretime bağlıysanız, o zaman ruhsal savaş, melekler ve cinler hakkında öğretmelisiniz. Tavşan izlerini ve teğetleri takip etmeden, “Tanrı’nın tüm sözünü” öğretmek, bu ruhsal gerçekler hakkında öğretmeyi içerecektir. Öğrencilerin dikkatini çekmek için fazla spekülasyona girmeyin, çünkü bu sizi Kutsal Kitap’ın öğrettiklerinin ötesine götürebilir. Kutsal Kitap’a bağlı kalın ve Kutsal Kitap’ın açıkça söylediklerine odaklanın – spekülasyon yapmanıza gerek kalmadan size öğretecek çok şey verecektir!
Şok Faktöründen ve Spekülasyondan Kaçının. Ruhsal savaş ve meleklerle cinlerin gerçekliği hakkında bilgi vermek heyecan verici/merak uyandırıcı olabilir. Muhtemelen öğrencilerinizin pek çok sorusu olacaktır ve tartışmaya yer bırakmak değerli olacaktır. Bazı soruları Kutsal Yazılar’da açıkça ele alınırken bazıları alınmayacaktır. Soruları yanıtlarken Kutsal Kitap’ın ne dediğini ve neyin sadece sizin fikriniz olduğunu çok net bir şekilde belirtin ve fikrinizi belirtmenin sizin için yararlı ve açıklayıcı olup olmayacağını çok dikkatli bir şekilde düşünün. Bazen “bilmiyorum” doğru yanıttır. Bu konuda şöyle yanıt vermek akıllıca olacaktır: “Bu harika bir soru ve benim de pek çok kez sorduğum bir soru. Kutsal Kitap bize yaşam ve kurtuluş için bilmemiz gerekenleri söyler, ancak bu Tanrı’nın gizli tutmayı seçtiği bir sorudur. Bildiklerimize odaklanabiliriz ve bu, yanıtını bilmediğimiz sorular konusunda ona güvenebilmemiz için yeterlidir.” Soruları çok çabuk kapatmayın, ancak bazen öğrencilere inancın gizemli olduğunu ve bazı soruların cennetin bu tarafında asla çözülemeyeceğini hatırlatmak uygun olur.
Onları Karanlık Yolların Gerçekliği Konusunda Uyarın. Ouji tahtaları, tarot kartları ve korku filmleri öğrencileri çok gerçek ruhani karanlıklara sürükleyebilir. Aşırı tepki vermemeli ya da korkuyu beslememeliyiz, ancak sağduyulu davranmalı ve öğrencileri bu faaliyetlerin Tanrı’ya olan sevgilerini köreltebileceği ve ruhsal savaşı eğlenceden biraz daha fazlası haline getirebileceği konusunda uyarmalıyız. İblisler ve ruhani varlıklar sadece bir eğlence haline geldiğinde, ruhsal savaşı bir peri masalı olarak görmeye alıştırılmak çok daha kolaydır. İblislerin gerçekliğini ve rolünü yerli yerine koymalarına yardımcı olmak için öğrencilerle birlikte C.S. Lewis’in Screwtape Mektupları’nı okumayı düşünün.
Mesih’in üstünlüğünü ilan edin. Müjde Mesih’in günah ve cinler üzerindeki zaferini ilan eder: “Tanrı’nın Oğlu, İblisin yaptıklarına son vermek için ortaya çıktı.” (1. Yuhanna 3:8). Cinleri ve ruhsal savaşı tartışmak bizi kolayca endişeli ve korkmuş hissettirebilir. Bu ağır konulardan bahsederken Mesih’in gücünü ve üstünlüğünü vurgulamak çok önemlidir. Cinler İsa’ya sadece gelecekteki yargı gününde değil, bugün de hesap verirler. Ruhsal savaşın gerçekliğinin farkında olmak önemli olsa da, korkuyla değil özgürlükle yaşamalıyız, çünkü İsa’nın kendisinin de söylediği gibi, “gökte ve yeryüzünde bütün yetki bana verildi” ve öğrencilerine “dünyanın sonuna dek her an sizinle birlikte olacağım” söz verdi (Matta 28:18-20).
26/4/2025’de ulaşılmıştır. İzinle kullanılıyor.
