Merhaba çocuklar!

Biliyor musunuz çok tehlikeli bir ‘silah’ınız var! Her zaman yanınızda ve maalesef onu kötü bir şekilde kullanıyoruz. O ‘silah’ ‘dil’imizdir!

Kutsal Kitap’tan Yakup 3:1-12’de dilimiz hakkında bir çok şey öğreniyoruz, ve bunların hepsi olumsuz!

3:1 Kardeşlerim, biz öğretmenlerin daha titiz bir yargılamadan geçeceğini biliyorsunuz; bu nedenle çoğunuz öğretmen olmayın.

3:2 Çünkü hepimiz çok hata yaparız. Sözleriyle hata yapmayan kimse, bütün bedenini de dizginleyebilen yetkin bir kişidir.

3:3 Bize boyun eğmeleri için atların ağzına gem vururuz, böylece bütün bedenlerini yönlendiririz.

3:4 Düşünün, gemiler de o kadar büyük olduğu, güçlü rüzgarlar tarafından sürüklendiği halde, dümencinin gönlü nereye isterse küçücük bir dümenle o yöne çevrilirler.

3:5 Bunun gibi, dil de bedenin küçük bir üyesidir, ama büyük işlerle övünür. Düşünün, küçücük bir kıvılcım koca bir ormanı tutuşturabilir.

3:6 Dil de bir ateş, bedenimizin üyeleri arasında bir kötülük dünyasıdır. Bütün varlığımızı kirletir. Cehennemden alevlenmiş olarak yaşamımızın gidişini alevlendirir.

3:7 İnsan soyu, her tür yabanıl hayvanı, kuşu, sürüngeni ve deniz yaratığını evcilleştirmiş ve evcilleştirmektedir.

3:8 Ama dili hiçbir insan evcilleştiremez. Dil öldürücü zehirle dolu, dinmeyen bir kötülüktür.

3:9 Dilimizle Rabbi, Babayı överiz. Yine dilimizle Tanrıya benzer yaratılmış insana söveriz.

3:10 Övgü ve sövgü aynı ağızdan çıkar. Kardeşlerim, bu böyle olmamalı.

3:11 Bir pınar aynı gözden tatlı ve acı su akıtır mı?

3:12 Kardeşlerim, incir ağacı zeytin ya da asma incir verebilir mi? Bunun gibi, tuzlu su kaynağı tatlı su veremez.

Dilimiz kuvvetli! Kimse tek başına onu denetleyemez.

Dilimiz kirletici! Hayatımızı bile mahveder.

Dilimiz kötü huylu. Her zaman ‘beklenenin’ tersini yapar.

Ve biliyorsunuz değil mi? Artık ‘dilimiz’in söylemek istediklerini ‘parmaklarımız’ yazıyor….Sosyal medyayı kullanırken de ne yazdığımıza dikkat etmeli, özen göstermeliyiz.

Peki bunu nasıl başarabiliriz? Elbette Tanrı’mız bizi sadece uyarmakla kalmıyor aynı zamanda O’nun sözünü tutabilmemiz için bize yardım da ediyor. Tıpkı Davut peygamber gibi biz de her gün şöyle dua edebiliriz;

Mezmur 141:3

‘Ya RAB, ağzıma bekçi koy,
Dudaklarımın kapısını koru!

Bizi takip edin: