1.Gün
İsa sıpa ile Yeruşalim’e giriyordu. Sıpanın öyle bir yürüyüşü vardı ki, sanki yeryüzündeki en iyi, en güçlü eşek kendisiydi. Üzerinde bir Kral taşıyordu. Adı dünyanın en önemli kitabında geçecekti. Doğrusu her sıpaya nasip olmayacak bir şeydi bu.
Biz çocuklar da Kral’ın geçeceği yollara, ağaç dallarından halı yapıyorduk. Bir taraftan da: “Hozana hozana! Rab’bin adıyla gelen Kral’a övgüler olsun!” diye bağırıyorduk.
Arkadaşlar uzuuuuun süredir İsa’yla birlikte yollardayım. İsa’yı takip etmeye başladığımdan beri O’nun hakkında çok şey öğrendim. Biliyor musunuz, İsa o kadar büyük mucizeler yapıyor ki, görseniz şaşkınlıktan küçük dilinizi yutarsınız. Hey yaklaşın da size bir sır vereyim! “O gerçekten de Tanrı’nın Oğlu”. Yoksa kim o kadar büyük mucizeler yapabilir! Durun size bir kaçından bahsedeyim. Bir gün yolda giderken kör bir adamla karşılaştık. Bana inanmayacaksınız ama İsa adamın gözlerini hemen o anda açtı. Sonra kalabalığın içinde ilerlerken yaşlı bir teyze İsa’ya yaklaştı. Çok hastaymış, yıllardır iyileşememiş. Çok üzüldüm onun için. İsa teyzenin üzerine elini koydu veeeee tahmin edin ne oldu? Evet teyze hemen iyileşti! Daha sonra Marta abladan duyduğuma göre İsa ölüyü bile diriltmiş. Evet kesinlikle bunları Tanrı’dan başka kimse yapamaz!
Ah çok özür dilerim. Kendimi tanıtmadan, birden pat diye her şeyi anlatmaya başladım. Size İsa ile nasıl tanıştığımı anlatmalıyım. Ama bu gün çok geç oldu. Bunu size yarın anlatsam olur mu?
Soru: İsa Yeruşalim’e girdiğinde halk ne diye bağırıyordu?
Etkinlik: İsa’nın Yeruşalim’e girişi ile ilgili bir elişi yapın ve sayfamızda bizimle paylaşın. Linkten fikir alabilirsiniz. http://www.kucakyayincilik.com/yap-boz-yapiyoruz/, Facebook Grubuna üye ol!