Geride bıraktığımız son 60 yıla baktığımda, Kutsal Yazılardan aklımda kalan en canlı örnek Hakimler 2:6-15’tir. Bu öykü Çıkış’tan sonra, Yeşu’nun vaat edilmiş toprakları Tanrı’nın halkına kazandırmasından sonra olup biter. Ayet 10 söyle diyor: “Bu kuşaktan olanların hepsi ölüp atalarına kavuştuktan sonra, Rabbi tanımayan ve O’nun İsrail için yaptıklarını bilmeyen yeni bir kuşak yetişti…”

Christian Smith’in Amerikalı gençlerin inançlarıyla ilgili yaptığı araştırma okumaya değerdir. Her nesil arkasında, başarı ve başarısızlık mirası bırakır. Hayatım boyunca kendi neslimden Hrıstiyan, Yahudi, inançsız birçok iyi adam ve bayanla tanışma ayrıcalığım oldu. Bu kişiler dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek için diğerlerine sevinçle hizmet ederek kendi hayatlarını birer armağan olarak sundular. Ancak en büyük başarısızlık, en ağır üzüntü ise neslimdeki bir çok kişi, ebeveynler, eğitmenler ve Hrıstiyan liderler dahil, şu anda yaşayan nesle kendi inançlarını ikna edici bir şekilde aktarmamaktadırlar.

Bütün bunların nedeni bu dönemin karmaşası ya da pedagojik hatalarımız diyebiliriz. Ancak inanç bizim için değerli olmadığı için -çok yaygındır- gençlerin gözünde de inanç değersizdir. Yani hayatımızı biçimlendirecek ya da uğruna acı çekecek kadar değere sahip değildir.

Biliyorum, bu konuda onbinlerce istisna vardır ama hala bu durum bir gerçektir bence. İnsan sahip olmadığını veremez. Eğer yeni bir kültür oluşturmak istiyorsak, ‘bizim inancımız’ dediğimiz şeye iyice bakmamız gerekir. Tanrı’nın sevgisini hayatımızda örnek teşkil edecek bir şekilde cesaretle ve tutkuyla yansıtmazsak, başkaları da yapmayacaktır. O zaman tabii ki bizi en açık ve samimi şekilde gören gençler de kesinlikle yapmayacaklardır. Bu makalenin başlığı ‘Garip bir Diyardaki Garipler’dir. Ancak ABD’deki gerçek sorun imanlıların garipler olması değil; en büyük sorun çocuk ve torunlarımızın garipolmayışıdır.

(*Garip bu dünyada yabancı ve konuk olma durumu. 1.Petrus 2:11)http://www.thegospelcoalition.org/blogs/trevinwax/2015/01/17/you-cant-pass-on-faith-you-dont-have/   18.1.2015

Bizi takip edin: